Kripto piyasası dinamikleri ve makroekonomik genel bakış

Piyasa Görünümü

Son zamanlarda bir toparlanma olsa da, kripto piyasası genel atmosferi hâlâ zayıf görünüyor. Varlık çeşitlendirmesi ve değer saklama talebi hâlâ güçlü, ancak Bitcoin fiyatlandırması esas olarak kısa vadeli tüccarların etkisi altında, makroekonomik ve likidite faktörlerine duyarlı. Mevcut para politikası bağlamında, kripto para birimleri likidite koşullarına son derece duyarlı ve kısa vadede dalgalanmalar görülebilir.

Hong Kong'un en son çıkarılan ETF'sinin performansı beklentilerin altında kaldı, işlem hacmi yalnızca 11.2 milyon dolar ile ABD benzeri ürünlerin çok altında. ABD'de işlem gören Bitcoin fiziksel ETF'sinde de belirgin bir fon çıkışı gözlemlendi, bu normal piyasa dalgalanması olsa da Bitcoin'in görece istikrarlı performansını yansıtıyor.

Bazı tanınmış stabil coinlerin büyük miktarda ABD Hazine bonosu bulundurması piyasalarda endişelere yol açtı, ancak hazine bonosu piyasasının olası likidasyon etkilerine karşı yeterli büyüklükte olduğu belirtiliyor. Şirket, jeopolitik gerginlikler ve yaptırımların artması bağlamında düzenleyici zorluklarla başa çıkma kararlılığını gösteren yüksek riskli adresleri belirlemek için bir blok zinciri analiz kuruluşu ile iş birliği yapıyor.

Amerikan Temsilciler Meclisi, SAB 121'in kaldırılmasını onaylayan bir oylama gerçekleştirdi. Bu adım, bankaların şifreleme hizmetleri sunma kısıtlamalarını hafifletmeyi umuyor. Potansiyel bir veto ile karşılaşmasına rağmen, iki partinin desteklediği bu hareket, kripto varlıkların geleneksel finansal sisteme dahil edilmesinin önemini vurguluyor ve şifrelemenin potansiyeline duyulan güven ile net bir düzenlemenin gereksinimini gösteriyor.

Sektör Gelişimi

Bir işlem platformu ve başka bir platform, Hindistan Finansal İstihbarat Birimi'nde başarıyla kayıtlıdır ve bu, Hindistan'ın düzenlenen şifreleme ekonomisine önemli bir adım attığını göstermektedir. Bu, Hindistan'ın kripto paraya olan kabul oranının arttığını yansıtmaktadır; zira ülkenin büyük işlem ve DeFi kullanıcı kitlesi göz önüne alındığında, piyasa büyüme potansiyeli oldukça yüksektir.

Amerikan Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu, ilk Ethereum spot ETF'sini onayladı, bu da kripto para birimlerinin ABD'de yasallaşma sürecinde bir dönüm noktasıdır. Bu adım, Ethereum'un olgun bir yatırım varlığı olarak konumunu vurgulamakta ve piyasa likiditesini artırması ve ağ yeniliğini teşvik etmesi beklenmektedir.

Bitcoin ve Ethereum borsa işlem biletleri Londra Borsa'sında listelenerek şifrelemenin meşruluğunu destekliyor. İlk reaksiyon sınırlı olmasına rağmen, bu ürünler profesyonel yatırımcılara şifreleme yatırımı için pratik bir kanal sunuyor.

Geçtiğimiz yıl, Ethereum'un likiditesi belirgin bir şekilde Amerika'dan Asya'ya kaydı; bu durum, Amerika'daki düzenleyici belirsizliklerden kaynaklanıyor olabilir. Son zamanlarda onaylanan ETH spot ETF'sinin bu trendi tersine çevirmesi ve fon girişlerini teşvik ederek piyasa likiditesini iyileştirmesi bekleniyor.

New York Borsa, düzenleyici onay bekleyen nakit ödemeli Bitcoin opsiyonları sunmayı planlıyor. Bu hamle ve spot şifreleme piyasasında listeleme ilgisi, kurumların kripto varlıklara kabul düzeyinin arttığını gösteriyor.

Makro Görüş

Amerikan tüketici güveni Mayıs ayında beklenmedik bir şekilde 102'ye yükseldi ve ardışık üç aylık düşüş trendini kırdı. Mevcut ekonomik iyimserlik güçlü olmasına rağmen, önümüzdeki yıl bir durgunluk olabileceği konusunda endişeler devam ediyor. Enflasyon beklentileri hafif bir artış gösterdi ve maliyet artışları konusundaki sürekli kaygıları yansıtıyor.

İki büyük Rus metal şirketi, geleneksel bankacılık sistemini aşarak Çinli ortaklarla ticaret yapmak için stablecoin kullanmaya başladı. Bu, stablecoin'in sınır ötesi ödemelerdeki verimliliğini vurguluyor ve düzenleyici kurumları daha net düzenlemeler geliştirmeyi düşünmeye sevk edebilir.

Tokyo, menkul kıymet tokenlerinin ihrasını desteklemek için bir teşvik planı başlattı ve bu, maliyetlerin büyük bir kısmını karşılamayı amaçlıyor. Bu adım Tokyo'yu tokenleştirilmiş piyasanın önemli bir oyuncusu olarak konumlandırıyor, Japonya'nın tokenleştirme taahhüdü ekonomik faaliyetleri ve yeniliği teşvik edebilir.

Çin, Tayvan yakınlarında askeri faaliyetlerini artırarak, füzeli saldırı tatbikatları da dahil olmak üzere, bölgedeki gerginliği artırdı.

Türkiye, kripto piyasasını düzenlemek ve genişletmek amacıyla kripto hizmet sağlayıcılarını düzenleyen bir tasarıyı ilerletiyor. Türkiye vatandaşlarının şifreleme benimseme oranının yüksek olması göz önüne alındığında, bu yasama dijital varlık hizmetleri ve ürünlerinin gelişimini teşvik edebilir.

Başkan Biden'in Çin mallarına yeni gümrük vergileri getirmesi, enflasyonu artırması bekleniyor. Bu vergiler yerli üretimi teşvik etmeyi amaçlıyor, ancak maliyetlerin artmasına ve mali teşviklerin artmasına yol açabilir, bu da hükümet borcuna dair endişeleri daha da artırabilir.

Rusya Cumhurbaşkanı son zamanlarda Çin'i ziyaret etti ve iki ülke arasındaki askeri ve teknik alanlardaki bağlantıları güçlendirdi. Bu, küresel güç dengelerinin değiştiğini gösteriyor ve iki ülke birçok stratejik alanda işbirliğini derinleştirecek.

Suudi Arabistan, petrol ticaretinin hesaplamasını dolardan yene değiştirmeyi tartışmak için Japonya ile görüşmeyi planlıyor. Bu, yenin değerini artırabilir, Japonya'nın ABD Hazine tahvilleri satma ihtiyacını azaltabilir ve dolara küresel egemenliğini biraz zayıflatabilir.

Çin ve Sırbistan, Çin yuanı cinsinden ticareti artırma ve dolara olan bağımlılığı daha da azaltma konusunda anlaştı. Bu, ülkelerin ticaret para birimlerini ve finansal rezervlerini çeşitlendirme eğilimini yansıtmakta ve küresel ekonomik ilişkilerin dönüşümünü işaret etmektedir.

Sonuç

Bu ayki piyasa dinamikleri, şifreleme piyasası ve makroekonomi alanlarının sürekli hızlı gelişimini göstermektedir. Tüketici güvenindeki artıştan, stabilcoinlerin uluslararası ticaretteki yaygınlaşmasına kadar, piyasa ortamı hem zorluklarla dolu hem de fırsatlar sunmaktadır. Japonya'nın tokenizasyonu teşvik etmesi ve Türkiye'nin potansiyel yeni şifreleme düzenlemeleri gibi düzenleyici değişiklikler, hükümetlerin yeni ortama uyum sağlama çabalarını yansıtmaktadır. Aynı zamanda, jeopolitik gerginlikler ve ekonomik belirsizlikler, küresel piyasaların sıkı bağlarını hatırlatmaktadır. Bu değişimler arasında, yenilik arayışı ve finansal istikrar arzusu her zaman sabit kalmıştır. Bilgiye hâkim olmak ve uyum sağlama yeteneği, bu dinamik piyasayı yönetmenin anahtarı olacaktır.